Türk Sineması’nın mütevazı ve oynadığı rollerle sıcaklığını hissettiren aktörü: Süleyman Turan
Oyunculuğun yanı sıra resim, karikatür, çizgi roman, kitap kapağı tasarımlarına imza atan ve senaryo yazan Süleyman Turan, başrolün sadık dostu karakteriyle Türk izleyicisinin beğenisini kazandı. Süleyman Turan 5 yıl önce aramızdan ayrıldı.
AA
Yeşilçam oyuncusu ve çizer Süleyman Turan, vefatının 5. yılında anılıyor. Turan, Kadıköy’de 19 Kasım 1936’da dünyaya geldi. İlk ve ortaöğrenimini Kadıköy’de bitiren sanatçı, Haydarpaşa Lisesi’nden mezun oldu. Küçük yaşlarından itibaren sanata ilgi duyan Turan, çeşitli kurslara katılıp resim yapmayı öğrendi.
Süleyman Turan, liseyi bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi İngiliz Filolojisi Bölümüne girdi fakat mezun olmadan üçüncü sınıfta okulu bıraktı.
Liseden sonra yedek subay olarak askere giden Turan, gönüllü olarak Kore Savaşı’nda görev yaptı.
OYNADIĞI PİYESLE BİRİNCİ OLDU
Türk birliğine katılan oyuncu, NATO askerleri arasında düzenlenen tiyatro yarışmasına, Türk askerlerle, İngilizce yazılan bir piyesle katıldı ve oyun birinci seçildi.
Sanatçının, sahne sanatlarına ilgisi giderek arttı. Tokyo’da bir gece kulübünde gerçekleşen film çekimine şahit olan Turan, Brezilya-Japonya ortak yapımı filmde figüran olarak rol aldı.
Askerden sonra Uzak Doğu ve ABD’de bir süre daha hayatına devam eden Turan, Japonya, Almanya ve Azor Adaları’na seyahat etti. Daha sonra Türkiye’ye döndü.
TİYATROYA ADIM…
Usta sanatçı, tiyatro oyuncusu Saim Alpago’nun kurduğu Selim Naşit, Altan Karındaş, Erdoğan Sıcak, Gürdal Onur, Üner İlsever ve Tülin Oral’ın yer aldığı özel tiyatroya sık sık gitti ve ardından ilk kez bir tiyatro oyununda İstanbul’da sahneye çıktı.
Tiyatroda bütün rolleri ezberleyen Turan, bir açıklamasında, “Ben Gürdal’ın iyi arkadaşıyım. Gidiyorum, geliyorum kulise. Meraklıyım da. Bir oyun oynuyorlar. Ben onu seyrederken ezberledim falan. Bir gün Selim Naşit gelmedi. Saim Bey beni yakaladı ve sahneye atıverdi. İnanılır gibi değildi. Korkunç bir şey. Ondan sonra tiyatro başladı.” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Usta oyuncu, 1963’te Ses dergisinin açtığı yarışmayı kazanarak sinemaya adım attı ve aynı yıl yarışmada Ajda Pekkan ile Ediz Hun birinci seçildi.
AYHAN IŞIK İLE OYNADI
Süleyman Turan’ın sinema kariyeri, Osman Seden’in yönettiği, başrollerinde Türkan Şoray, Tamer Yiğit, Öztürk Serengil ve Hulusi Kentmen’in olduğu “Sayın Bayan” adlı filmle başladı. Küçük bir rolü olan Turan, sonraki filmi “Koçum Benim”de ise Ayhan Işık’la oynadı. Genelde esas oğlanın sadık dostu rollerinde, sevecen ve mütevazı tiplemeleriyle öne çıkan oyuncu, bir dönem dergi ressamı olarak da çalıştı.
Usta oyuncu, uzun zaman karikatür ve resim yaptı. Çizimleri “Akbaba” dergisinde yayınlanan Turan, Akşam gazetesinde çizgi roman çizmeye başladı. Senaryo yazan, bu arada afişler ve kitap kapakları yapan Turan, Sabah gazetesinde 15 yıldan fazla süre çizgi roman çizdi.
Sanatçı 1970 yapımı “Dikkat Kan Aranıyor” filminde Ekrem Bora ile oynayarak, akıl hastanesinden kaçan deli rolüyle akıllarda kalan bir performans sergiledi.
ANTALYA FİLM FESTİVALİ’İNDE ÖDÜL ALDI
Yılmaz Güney ile oynadığı 1971 yapımı “Yarın Son Gündür” filmindeki rolüyle 9. Antalya Film Şenliği’nde, Güllü’deki rolüyle 1972’de gerçekleşen Antalya Film Festivali’nde “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” ödülünü aldı. Birkaç sene sinemadan uzak kalan Turan, bu dönemde çizgi roman ve senaryo yazarlığı yaptı.
Canlandırdığı rollerle Türk izleyicisinin beğenisini kazanan ve kariyeri boyunca 200’e yakın filmde oynayan Süleyman Turan, 10 Eylül 2019’da İstanbul’da vefat etti. (AA)